Teknolojik ilerlemenin kaçınılmaz sonucu, bir süre cep telefonlarını yanımızda bırakmayacağız. Akıllı telefonların sadece işlevleri değil, ekran kalitesi de sürekli gelişiyor.

En fazla radyasyon yayan 8 telefon

Günün herhangi bir saatinde cep telefonu kullanımının artması uykusuzluk ve uyku bozuklukları gibi sorunların artmasına neden oluyor. Bu durumun bir cep telefonundan kaynaklandığı bilinse de ekrandan yayılan ışıkla ilgili bilgiler geçtiğimiz günlerde duyurulmasıyla ortaya çıktı. Cep telefonlarının aşırı kullanımı uyku moduna müdahale edebilse de, özellikle yatmadan önce kullanılması ciddi uykusuzluk sorunlarına neden olabilir. Bu yazımızda, telefonunuz sizi uyutur mu sorusuna cevap bulmaya çalışacağız.

Telefonlar uyku kaçırır mı?

Araştırmalar, LED ışıkların uykuyu bozabileceğini göstermiştir. Mavi LED ışıklar günümüzde daha popüler olmasına rağmen önemli bir soruna neden olmaktadır. Uyku modumuz yavaş yavaş ayarlanıyor. Gözümüzde ve beynimizde ışığı gören alan birlikte çalışacaktır. Bugün mavi LED ışığı gözlerimize “günlük” bir mesaj gönderiyor. Gözlerimizdeki ışık sensörleri, mavi ışık spektrumundaki kısa dalga boylu ışığa daha duyarlıdır. Uykumuzun en büyük düşmanlarından biridir çünkü hala beyne güneş ışığı yayar. Günün başında genellikle belirli bir miktarda bulunan melatonin hormonu, ışığın azalmasıyla azalmaya başlar. Bu hormon tamamen karanlıkta aktive olur. Saat 21:30 olduğunda, vücudunu saklamaya başladı. Vücudumuz saklanmaya başladığında, artık bizi uykuya hazırlıyor demektir.

Telefondan yayılan led ışık, güneşten vücuda gönderdiği bir mesajla melatonin salgılanmasını engellemeye başlar. Bu hormon atılmadığı için vücudumuz uykuya hazır değildir. Aynı zamanda, cep telefonları belirli bir miktarda radyasyon yaymaya devam ediyor. Bu radyasyonun vücudu uyandırdığına da inanılır. Radyasyona maruz kalmanın, uyanık kalan beyin merkezlerini uyarması da mümkündür. LED ışık ve radyasyon ile uykuya dalmamız çok zor olabilir

Telefonla yatağa girmeyin!

Konuyla ilgili uzmanlar, melatonin üretiminde uyku süresinin nispeten güçlü olduğunu söylüyor. Çoğumuz yatmadan önce cep telefonunda sosyal ağlardaki olayları takip eder, mesajları kontrol eder, yeni bir mektup başlatır ve telefonda oyun oynarız. Bunu yaptığımızda vücudumuz işte kalır ve geceleri melatonin hormonunu salgılar. Ancak hormon üretimi en üst düzeyde olduğunda uyumaz. Bu durumda uykuya dalıyoruz, ancak bir süre uykusuzluktan sonra uykuyu kaybediyor ve bir sonraki hormonun zirve yapmasını bekliyoruz. Genellikle gecenin ikinci yarısı olarak adlandırılan sabah saat 4:00 civarında ortaya çıkar.

Uyku kalitenizi arttırmak ve sessizce kalkmak için saat 23:00’ten sonra cep telefonlarımızdan uzak bir şekilde yatmamız gerekmektedir. Araştırmaya göre yetişkinlerin %78’i telefonlarını yatmadan önce kullanıyor. Ayrıca 18-24 yaş grubunda bu oran %91’e yükseldi. Bu durum bazı beyin alışkanlıklarımızı değiştirebilir. Geçmişten gelen yatak ve uyku arasındaki ilişki, beynimizde yerini yatak ve telefona bırakıyor. Bu nedenle uykuda uykuya dalmaya alışan vücudumuz, telefon karşısında uyurken de uyuması gerektiği sonucuna varır. Bu ilişki ilerledikçe uyku zorlaşır.

Uykusuzluk vücudumuza zarar verebilir

Herkesin farklı uyku alışkanlıkları vardır. Uzmanlar, yetişkinler için gecelik ortalama en az 7 veya 8 saat uyku tavsiye ediyor. Gençler için bu süre 9 saat uzatılmıştır. Günlük hayatın koşuşturması nedeniyle sabahları erken kalkmak zorunda olduğumuz için uyku saatini de buna göre ayarlamamız gerekiyor. Yatak telefonlarını kullanmamak yaşam kalitemizi artırabilir. Aksi halde uykusuzluk uzun süre devam ederse kilo alımı, şeker hastalığı, kalp krizi ve kanser gibi birçok soruna yol açabilir.

Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir