Meta, yapay zekâ dünyasının en yetenekli isimlerini kadrosuna katmak için geçtiğimiz aylarda duyurduğu astronomik 100 milyon dolarlık imza bonusu vaadiyle uzun süre gündemi meşgul etmişti. Şirketin bu “altın teklifi”, OpenAI’den araştırmacıları transfer etme çabalarının en dikkat çekici unsuru olarak sunuluyordu. Ancak işin perde arkasını bilen bir isim bu vaadin asılsız olduğunu açıkladı.

Bonusu Bekleyen Araştırmacıdan Sürpriz İtiraf

Geçen Kasım ayında OpenAI’nin Zürih ofisini kurmak üzere DeepMind’dan transfer olan Lucas Beyer, Alexander Kolesnikov ve Xiaohua Zhai üçlüsü, kısa süre önce Meta’ya geçti. Beyer, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, “Hiçbirimize 100 milyon dolarlık bono ödenmedi” diyerek şirketin sözünün tutulmadığını kaydetti. Bu itiraf, paranın peşinden gideceklerini düşünen birçok araştırmacı için ciddi bir uyarı niteliği taşıdı.

Kamuoyu Tepkisi ve Sektörel Yansımalar

Beyer’in paylaşımı geniş yankı uyandırdı. Bir kısım yorumcu, araştırmacının teklifin cazibesine kapılarak kariyerini erken terk ettiğini düşünürken, diğerleri “100 milyon dolar” denilerek omuzlara yüklenen beklentinin gerçeklikle örtüşmediğini vurguladı. OpenAI CEO’su Sam Altman da daha önce Meta’nın agresif işe alım stratejisini eleştirmiş ve “büyük para, kültürü satın alamaz” demişti.

Mark Zuckerberg ve Sam Altman
Mark Zuckerberg ve Sam Altman

Meta’nın Büyük Hamlesi: Scale AI Yatırımı

Meta, araştırmacıları cezbetmek için yalnızca “yüksek imza bonusları” teklif etmekle kalmadı; aynı zamanda aynı dönemde 15 milyar dolarlık yatırımla Scale AI şirketinin önde gelen hissedarlarından biri haline geldi. Yapay zekâ eğitimi için gereken devasa veri etiketleme altyapısını güçlendirmeyi amaçlayan bu ortaklık, Meta’nın süperzekâ (AGI) hedeflerindeki kararlılığını göstermesi bakımından hayati öneme sahip. Scale AI’nin kurucusu Alexandr Wang’ın da Meta bünyesine katılacağı iddialar arasında yer alıyor.

Araştırmacı Transferleri ve Küresel Rekabet

  • Meta vs. OpenAI: Altman, Meta’nın nakitle oyuncu avının şirket kültürüne zarar verdiğini savunuyor.
  • Birinci elden uyarı: Beyer’in itirafı, hâlâ OpenAI’de çalışan araştırmacılara metin cazibesine dikkat etmeleri konusunda fikir veriyor.
  • Piyasa etkisi: Büyük teknoloji devleri arasında yetenek kapma savaşı kızışırken, yapılan anlaşma detayları ve vaat edilen rakamların gerçeği ne kadar yansıttığı sektörün tartışma konusu olmaya devam edecek.

Sonuç olarak, Meta’nın yanlış vaadi hem rakiplerinin işini kolaylaştırdı hem de kendi güvenilirliğine darbe vurdu. Yapay zekâ alanında büyük sözler vermek bir çekim unsuru olabilir. Ancak nihai başarıyı getirecek asıl unsur, vaat edilen kaynakları gerçekten araştırmacılara ulaştırmak ve güçlü bir kurum kültürü inşa edebilmek. Meta’nın bu serüvende bir sonraki adımı ne olacak, hep birlikte göreceğiz.

Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir