Yapay zekâ teknolojileri dünya genelinde ekonomileri şekillendirmeye başlarken, Türkiye açısından da önemli bir fırsat dönemi doğuyor. Hem özel sektörün verimliliğini artırma hem de kamu hizmetlerinde dijitalleşmeyi derinleştirme potansiyeliyle yapay zekâ, ülke ekonomisine önemli katkılar sunabilir. Ancak bu katkının gerçekleşebilmesi için stratejik yatırımların, regülasyonların ve insan kaynağının eş zamanlı olarak geliştirilmesi gerekiyor.

Türkiye Yapay Zekâ İnisiyatifi (TRAI) tarafından yayımlanan 2025 Çalıştay Raporu, bu dönüşüm sürecinin yol haritasını gözler önüne seriyor. Raporda yerli yapay zekâ girişimlerinden kamuya yönelik kullanım alanlarına kadar pek çok başlık altında Türkiye’nin mevcut durumu analiz edilirken, ekonomiye katkı potansiyeli de sayısal verilerle ortaya konulmuş durumda.

GSYİH’ya Katkı ve Kamu Tasarrufu

Yapay zekâ teknolojilerinin Türkiye ekonomisine doğrudan katkısı, Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) düzeyinde yıllık yaklaşık %1 artış potansiyeliyle değerlendiriliyor. Bu oran, dijitalleşmenin sadece özel sektöre değil, aynı zamanda kamu kaynaklarının daha etkin kullanımına da olan etkisini gösteriyor. Yapay zekâ destekli sistemlerin sağlık, eğitim, vergi denetimi ve sosyal hizmetler gibi alanlarda kullanılmasıyla, yılda 4 ila 5 milyar dolar arasında tasarruf sağlanabileceği tahmin ediliyor.

Yapay zekâ
Yapay zekâ

Girişimcilik ve Ölçeklenme Sorunu

Türkiye’de faaliyet gösteren 400’ün üzerindeki yerli yapay zekâ girişimi, toplamda milyar dolarlık potansiyele sahip olsa da henüz bu potansiyelin tamamı hayata geçmiş değil. En büyük engellerin başında yatırım eksikliği, ölçeklenme zorluğu ve uluslararası pazarlara açılma konusunda yaşanan sıkıntılar geliyor. Bu noktada kamu alım sistemlerinin yapay zekâ girişimlerini destekleyecek şekilde düzenlenmesi, veri erişiminin kolaylaştırılması ve düzenleyici çerçevelerin esnetilmesi kritik önem taşıyor.

İşgücü ve Eğitim Politikaları

Yapay zekânın ekonomiye katkısının sürdürülebilir olması, işgücü piyasasında da dönüşüm gerektiriyor. Zira bu teknolojiler bazı meslekleri tamamen ortadan kaldırmıyor, ancak görev tanımlarını yeniden şekillendiriyor. Analitik düşünme, problem çözme, empati ve yaratıcılık gibi yetkinliklerin değerinin giderek arttığı günümüzde, eğitim sisteminin bu becerileri geliştirecek şekilde yeniden yapılandırılması kritik bir gereklilik hâline geliyor. Aynı zamanda mevcut işgücünün yeniden eğitilmesini sağlayacak beceri geliştirme programları da ekonomik verimlilik açısından kritik rol oynayacak.

Agentic AI ile Kurumsal Dönüşüm

Türkiye’de henüz yaygınlaşmamış olsa da, uluslararası alanda giderek daha fazla dikkat çeken Agentic AI, yani otonom yapay zekâ sistemleri, iş yapma modellerinde radikal dönüşümlere yol açabilecek potansiyele sahip. Bu sistemler karar alma, uygulama ve veri analizinde insan müdahalesine ihtiyaç duymadan çalışabildiği için işletmelerin operasyonel verimliliğini artırabilir. Türkiye’de bu teknolojinin benimsenmesi hâlinde hem KOBİ’ler hem de büyük ölçekli şirketler için yeni rekabet avantajları doğabilir.

Etik İlkeler ve Sosyal Etki

Ekonomik kazanımların yanında, yapay zekânın etik sınırlar içinde kullanımı da büyük önem taşıyor. Algoritmalardaki önyargı riski, veri güvenliği, gizlilik ihlalleri ve şeffaflık gibi konular, sadece teknik değil aynı zamanda sosyal ve hukuki düzenlemeleri de gerektiriyor. Türkiye’nin bu süreçte küresel standartlara uyumlu, net ve bağlayıcı bir etik çerçeve belirlemesi, teknolojinin ekonomik faydasını artırırken toplumsal güveni de pekiştirebilir.

Yapay Zekâ ile Ekonomik Sıçrama Mümkün mü?

Tüm veriler ve analizler, Türkiye’nin yapay zekâyı stratejik bir ekonomik kaldıraç olarak kullanabileceğini gösteriyor. Ancak bu hedefin gerçekleşmesi için teknoloji yatırımlarının yanı sıra regülasyon, etik standartlar, eğitim ve kamu-özel sektör iş birliklerinin de uyumlu şekilde ilerlemesi gerekiyor. Yapay zekâ destekli bir ekonomi vizyonu; istihdamda dönüşüm, girişimcilikte ivme ve kamuda maliyet avantajı ile somut sonuçlar verebilir.

Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir