Facebook, geçen hafta The Wall Street Journal’daki bir dizi haberin, şirketin milyarlarca kullanıcısının sağlığı ve güvenliğinden ziyade kâra öncelik vermek için ne kadar ileri gittiğini ortaya koymasının ardından hafta sonunu savunmada geçirdi.

Son birkaç yıldır sosyal ağ devini takip edenler için tanıdık bir kalıp. Facebook ve liderlerinin davranışlarıyla ilgili rahatsız edici anekdotlar büyük bir haber kaynağı tarafından yayınlanıyor, ardından milletvekilleri tarafından şirketi düzenlemeye ve üst düzey yöneticileri Kongre’ye çağırmaya yönelik bir eleştiri ve tehdit fırtınası geldi. Facebook konu hakkında gönülsüzce özür dilse de sözlerinde sızıntıları yapanları da suçlamaktan kaçınmadı.

Facebook yine bir veri ihlali ile karşı karşıya

Cumartesi günü, Journal’ın kapsamlı haber dizisini takiben, Facebook’un küresel ilişkilerden sorumlu başkan yardımcısı Nick Clegg, “Wall Street Journal’ın yanlış yaptığı Facebook hakkında” başlıklı bir blog yazısı yayımladı.

Yapılan araştırma Facebook’un, şirketin kendi çalışanları tarafından yürütülen iç araştırmalarda vurgulanan içeriklerin yüksek katılım nedeniyle birçok haber akışında nasıl öne çıkarıldığı ve önemli sorunların düzgün bir şekilde ele almadığını gösterdi. Raporlar, Başkan Joe Biden’ın Facebook’un Covid-19 ve aşılar hakkında yanlış bilgilerle “insanları öldürdüğünü” söylemesinden ve şirketin 2020 seçimleriyle ilgili yanlış bilgilerle başa çıkmak için tutarlı bir mesaj bulmakta zorlanmasından iki ay sonra ortaya çıktı. Haber kuruluşu tarafından vurgulanan sorunlar, Facebook eleştirmenlerinin uzun süredir söyledikleriyle tutarlıydı. Vurgulanan konular “yöneticiler, gelir artışı ve katılımla” ilgiliydi.

Hikayelerden biri, CEO Mark Zuckerberg’e bir çalışan tarafından şirketin dikkatleri üzerine çeken ve aşırı dikkat çeken zararlı içeriğe verilen algoritmik artışı azaltmak için yapabileceği bir değişiklik hakkında bir tavsiye aldığı yönündeydi. Rapora göre Zuckerberg, bir çalışana kullanıcıların birbirleriyle etkileşimlerini önemli ölçüde etkiliyorsa teklifi reddedeceğini söyleyerek yanıt verdi.

Bir diğer yazı dizisinde ise Facebook’un Instagram’ın özellikle genç kızlar için neden olduğu zihinsel sağlık sorunlarını nasıl görmezden geldiğini veya fırçaladığını özetledi. Araştırmada şirketin bu sorunları biliyordu çünkü sonuçların şirket araştırmasından alındığı bilgilerine de yer verilmiş. Facebook bu konuda yalnızca iyileştirmeler yapmakta başarısız olmakla kalmadı, aynı zamanda 13 yaşın altındaki çocuklar için bir Instagram sürümü planladığının ortaya çıkmasıyla da tepki çekti.

Facebook’un Instagram’da potansiyel bir düzeltme olarak test ettiği bir şey, beğenileri gizlemekti. Bu fikri denedikten sonra, şirket aslında hiçbir şeyi iyileştirmediğini buldu. Rapora göre şirket yöneticileri “basın ve ebeveynler tarafından Instagram’ın kullanıcılarını önemsediğinin güçlü bir olumlu göstergesi olarak kabul edileceğinden” kullanıcılar için bir seçenek olarak beğenileri gizlemeye karar verdi.

Bir diğer rapor, Facebook’un ABD dışındaki pazarlardaki sorunları nadiren ele aldığını, çünkü sorunları tanımlamak için gereken yerel dilleri veya lehçeleri konuşan yeterli sayıda insana sahip olmadığını yönündeydi. Bu nedenle, platformun aşı karşıtı yanlış bilgiler ve diğer yalanlar ve komplo teorileriyle dolup taştığı yerler var.

Geçen yıl 86 milyar dolar gelir ve neredeyse 30 milyar dolar kar elde eden bir şirket için doğru uzmanları işe alamamak kötü bir bahane.

Facebook ise raporlar karşısında sık sık yaptığı gibi kendini savundu. Şirket, haber kurumunu eylemlerini yanlış nitelendirmek ve liderleri ve çalışanları adına son derece yanlış niyetler ima etmekle suçladı.

Clegg, yazısı dizisine yanıt olarak “Facebook, küresel bir platform çalıştırmanın getirdiği önemli sorumluluğu anlıyor” dedi. Ve sözlerine şöyle devam etti; “Bunu ciddiye alıyoruz ve inceleme ve eleştiriden çekinmiyoruz. Ancak işimizin bu şekilde yanlış tanımlanmasını ve şirketin amaçlarının tartışılmasını temelden reddediyoruz.”

Ancak, Clegg, gazetenin kendi muhabirlerinin de belirttiği gibi, raporda bildirilen belirli gerçekleri reddetmedi. Facebook’un geçmiş davalarına baktığımızda da bunu beklemenin imkansız olduğunu söylemek yanlış olmaz. Başka bir Facebook temsilcisi ise yayımladığı blog gönderisinde “Yanıtlarımızın diziye dahil edildiğinden emin olmak için WSJ muhabirleriyle birlikte çalışıyoruz” ifadelerine yer verdi.

Cevap Yaz

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir